30 Aralık 2007 Pazar

İSTİYORUM

Bağrımda ateşler yanıyor gibi
Gönlümü soğutan kar istiyorum
Kalbimi ısıtsın sultanlar gibi
Yanımda duracak yar istiyorum

Kırdılar gönlümü acıya toktur
Güzeli çirkini gördüğüm yoktur
Oynamak isterim iştahım çoktur
Zeybeği,horonu,bar istiyorum

Bırakmadı kader azcık güleyim
Yaşadığım yılı az çok bileğim
Bırakın kendime karar vereyim 
Mezarım başında gül istiyorum 

Turgut'a ölünce tutmayın matem
Ne zaman dolacak razıyım vadem
Cezamı çekmişim yanmışım zaten
Alevim gür olsun har istiyorum
Turgut İbiş


17 Aralık 2007 Pazartesi

YIKIN HEYKELLERİMİ...





Ey milletim,
Ben Mustafa Kemal'im...
Çağın gerisinde kaldıysa düşüncelerim,
Hala en hakiki mürşit, değilse ilim.
Kurusun damağım, dilim
Özür dilerim...
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi
Özgürlük hala,
En yüce değer
Değilse eğer...
Pırangalı kalsın diyorsanız, köleler...
Unutun tüm dediklerimi,
Yıkın ,diktiğiniz heykellerimi...
Yoksa, çağdaş medeniyetin bir anlamı,
Ortaçağ'a taşımak istiyorsanız zamanı,
Baş tacı edebiliyorsanız
Sanatın içine tüküren adamı...
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi.
Yetmediyse acısı, şiddetin,savaşın.
Anlamı kalmadıysa
Yurtta sulh, dünyada barışın
Eğer varsa ödülü,ödülü silahlanmaylayarışın
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi.
Özlediyseniz, fesi, peçeyi
Aydınlığa yeğliyorsanız,kara geceyi
Hala medet umuyorsanız
Şıhtan, şeyhten, dervişten
Şifa buluyorsanız,
Muskadan,üfürükçüden...
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...
Eşit olmasın diyorsanız,kadınla erkek
Karaçarşafa girsin diyorsanız
Yobazın gazabından ürkerek...
Diyorsanız ki,okumasın
Kadınımız, kızımız;
Budur bizim alın yazımız...
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi...
Fazla geldiyse size,hürriyet,
cumhuriyet...
Özlemini çekiyorsanız
Saltanatın,sultanın
Hala önemini anlamadıysanız,
Millet olmanın...
Kul olun, ümmet kalın,
Fetvasını bekleyin,şeyhülislamın...
Unutun tüm dediklerimi.
Yıkın,diktiğiniz heykellerimi.
RAHAT BIRAKIN BENİ...
_________________
Süleyman Apaydın

11 Aralık 2007 Salı

CAN DOSTUM

CAN DOSTUM

Dün gece düşümde can dostu gördüm
Ulu bir çınardan dal verdi bana
Uzandım yüzüne yüzümü sürdüm
Ben zehir istedim bal verdi bana

Dağ yanarsa yağmur çiser mi dedim
Ten yanarsa rüzgar eser mi dedim
Can yağarsa canan küser mi dedim
Çağırdı yanına el verdi bana
Can dostum dostum kül verdi bana

Ben aşkı sırtıma vurdum da geldim
Hasretin acısını çöl verdi bana
Can dostu görünce eridim bittim
Yüreğime ateş kül verdi bana
Can dostum dostum kül verdi bana

Aşk olmazsa kalem yazar mı dedim
Dost olmazsa gönül tozar mı dedim
Hayaloğlu sana kızar mı dedim
Yanağımdan öptü gül verdi bana
Can dostum dostum gül verdi bana

YUSUF HAYALOĞLU