Kanmayın dünyanın şatafatına
Bakarsın aniden yok olur gider
Binmişsen yoksulun topal atına
Aniden tökezler düşer de gider
Sırası gelmişken öğüt vereyim
Aklın kullanana neler diyeyim
Çiçekli bahçeden gülü dereyim
Gülleri sevenler alıp da gider
Günümüz esaslı yalaka devri
Menfaat yutturur ağuyla zehri
İçirsen yüzsüze kocaman nehri
Yüzü kızarmadan içip de gider
Yalanla hırsızdan yana olanlar
Büyük kasalara dolar koyanlar
Yoksulun hakkını yiyen arsızlar
Dört kollu kayığa binip de gider.
Turgut İbiş
Güzellikle geçmiş hayat şahane
Yaşarım hayatı bulmam bahane
Kafamda düşünce olmuş virane
Bana düşüncemi sordurmuyorlar
Yaşamak uğruna çalışıp durdum
Aklıma uyacak hayaller kurdum
Çalışıp sonunda burada durdum
İstediğin zaman durdurmuyorlar
Ülkemde gezmişken büyük illeri
Yaşamak biraz da insan hüneri
Bahçenizde açan beyaz gülleri
Yolayım diyorum yoldurmuyorlar
Güldürmüyor beni garip hayatım
Bağırırsam fazla çıkar feryadım
Birikmiş dertlerim sana anlattım
İnsanı zamansız güldürmüyorlar.
Turgut İbiş
Gözleri perdelidir göremezler doğruyu
Silkinip de atmazlar üzerinden korkuyu
Bilerek düşünerek yapmıyorlar sorguyu.
Söylediğin çok yalan getirecek sonunu
Siyasetçi fırıldak dönerler döndüğünce
Anında dost olurlar hasımları görünce
Sormuyorlar bu halka söyle haliniz nice
Gizliden pazarlıklar konuşmaya gelince.
Hesapsız konuşuyor kendini bilmeyenler
Sorunları çözer mi meydana gelmeyenler
Uyanmak istemezler uykuyu çok sevenler
Şimdi baş tacı olmuş halkımıza sövenler
Orta yerde dolaşır sorumsuz şarlatanlar
Doğruyu söylemezler köşe başı tutanlar
Hırsız uğursuz dolu meydanı dolduranlar
Toplumu uyuşturmuş Allah'la aldatanlar
Söylenmiş sözleriniz inanınız hoş değil
Halkım hiç unutmuyor elimizdedir delil
Halkını küçümseyip görmeyin bizi cahil
Doğruluktan sapmayın yalana etme meyil
Turgut İbiş