28 Ekim 2012 Pazar

ÇİÇEKLERE!...


Güzeller tacında gelin elinde
Uğruna boğuldum sevda selinde
Benim ömrüm geçti senin yolunda
Senin ömrün nice süre bir çiçek

Kimi al boyanmış kimisi sarı
Her çiçeğin başka başka esrarı
Gönülden feth eder o nazlı yarı
Kim ki sevdiğine vere bir çiçek

Bülbül cefa çeker çiçekler sefa
Kokusunu yayar dört bir etrafa
Eğer sevdiğini dese bir defa
Dayanamaz o ısrara bir çiçek

Ömrünü uğruna zail ederse
Benim gönlüm sende değildir derse
Gülü yad ellere meyil ederse
Bülbüle attırır nara bir çiçek

Aşığa kara kış yaz çiçeklerin
Ömrü gelir geçer tez çiçeklerin
Bülbüle ahu zar naz çiçeklerin
Niceler düşürmüş zara bir çiçek

Eğer aşık söz veripde durmazsa
Eğer sevdiceği kıymet vermezse 
Bunca güzelliği biri dermezse
Çürür girer kara yere bir çiçek

Nice yaprak açmış nice dal vermiş
O da belki sevdasına esirmiş
Bezenmişte renkten renklere girmiş
Ne yapsın görmeyen köre bir çiçek

İç geçirmiş yine gitmiş maziye
Sabır etmiş içte kalan sızıya
Kader demiş razı olmuş yazıya
Boyun bükmüş o hünkara bir çiçek

Yarası derindir hiç ellemeyin
O da benim gibi ne dersez deyin
Sanki şubesidir Ahmet Gediğin
Hayali kavuşmak yara bir çiçek

AHMET GEDİK
TORTUMKALE'Lİ ŞAİR
BALIKESİR 27.10.2012
Bu güzel şiiri Öğrencim Ahmet Gedik Balıkesir'den çiçekler albümüm için yazmış kendisine çok teşekkür ederim.Yüreğine sağlık  çok teşekkür ederim.


25 Ekim 2012 Perşembe

UZUN GÖL...

 Bulutları toplamışlar,
Mavi göğe dağıtmışlar.
Altında yeşil ormanlar,
Gölü ortaya atmışlar.

Bulutlar süsler semayı,
Göl de kaplamış ortayı
Güzellik tarif edemem.
Hemen görmeli burayı

İsmi uzun uzar gider,
Suyu biraz sızar gider.
Şayet suyu kirlenirse,
Ala balık küser gider.
Turgut İbiş
İZMİR 25.10.2013



23 Ekim 2012 Salı

TARİH...


Tarih dediğin budur,
Kayalarda gizlidir.
Tarihi tahrip eden,
İnsan iki yüzlüdür.

Ülkemin her yerinde
Kaya mezarı çok var
Bu güzel hazineleri
Tarihçiler anlarlar.

Kendini bilen insan,
Tarihi eserin korur.
Resimlerdeki gibi,
Tarih kayada durur.

Fazla söze gerek yok,
Tarihe hor bakarız.
Eserler yok olurken,
Biraz da kör bakarız.

Size hangisini sayayım, 
Yurdun her yeri tarih.
Bunları koruyalım,
Yapalım çok tasarruf.

Ören yerleri harap,
Müzelerse Allah'lık.
Yerden tarih fışkırır,
Değerin bilmez  yazık.

Turgut derki sizlere,
Tarih insanlık anıtı.
Eğer inanmazsanız,
Karşınızda durur kanıtı.

TURGUT İBİŞ
İZMİR 23.10.2012


AYI AİLESİ....


Kaçkar'da ki ayılar,
Azaldı bak sayılar.
Onlar da bir ailedir,
kıymasınlar dayılar.

Ayılar otu yerler,
Ara sıra et yerler,
Balı da çok severler.
Doğamızı süslerler

Arıcılar korkarlar,
Ayıların şerrinden.
Kovanı indirmezler,
Ağaç tepelerinden.

Turgut İbiş

BATAN GÜNEŞ...

İkiz adaların üzerinden,
Batan güneşin bulutları.
Tanrım bu nasıl güzellik,
Yeşertiyor bütün umutları.

Güneşinin kızıl huzmeleri,
Aydınlatır yerleri,ufukları.
Sabahleyin sizler de izleyin,
Güneşin güzelim ışıklarını.

Gökyüzünde mavilik var,
Ve de kızıl,mavi bulutlar,
Tepelerinde çok karanlık
Yarın için bütün umutlar.


TURGUT İBİŞ
İZMİR 23.10.2012

14 Ekim 2012 Pazar

SİS VE KEÇİLER.

Keçilerim sisli dağda,
Şekerleme yapıyorlar.
Belli ki çok üşümüşler
Nazlı nazlı bakıyorlar.


Belli ki kış da geliyormuş,
Dağda da hiç ot kalmamış.
Belki bu çoban da çaresiz,

Bu iş de çobana  geliyor.
Turgut İbiş
İZMİR 14 EKİM 2012

BEYAZ OĞLAK...

Bakın şunun duruşuna
Beyaz oğlak tek başına.
Duruşunda tedirginlik
Henüz girmemiş yaşına.



Oğlak sürüsünü arar,
Tek başına neye yarar.
Dağa gelip geçenlere,
Herhalde anneyi sorar.
Turgut İbiş
İZMİR 14 EKİM 2012

YILKI ATLAR..

Yılkı atlar dağda gezer,
Bunlarda var çok hüner.
Kulaklarını yukarı diker,
Tehlikeyi hemen sezerler.

Yaklaşılmaz hiç onlara,
Özgürlüğü çok severler.
 Ayakta uyurlar 
uykuyu,
Düşmanı da gözetlerler.

TURGUT İBİŞ
İZMİR 14.10.2012


13 Ekim 2012 Cumartesi

ÇAT VADİSİ...


ÇAT VADİSİ...

Dere akar durmaz çağlar,
Çevresi yeşil ormanlar,
Bu vadi cennet vadisi,
Güzelliğin gören anlar

Sis,duman sardı ormanı,
Vadim toplar sularını
Buna diyecek sözüm yok,
Kendi yazmış fermanını.
Turgut İbiş
İZMİR 13.10.2012


DAĞCILAR...

Dağcılarım dağda yürür
Sıralar uzamış bir ip gibi.
Uludağ'a çıkmak zordur,
Ulu dağ birazcık dik gibi.

Dağcılar zorluğu bilmez,
Tüm dağcılar çelik gibi.
Performansa diyecek yok,
Hepsi de başladıkları gibi.

Turgut ibiş
İZMİR 13.10.2012

YEŞİL HAYAT...

Yeşil doğamızda açarlar güller,
Dikenli güllerde öter bülbüller,
Yeşil hayat bize sunar hünerler,
Herkese dilerim hep güllü günler.

Yeşil hayat,hayat verdi güllere,
Güller ilham vermiş o bülbüllere.
Canım kurban olsun şirin dillere,
Bu güller kalmasın hain ellere.

Renklerinle hep gülleri bezedin,
Tüm dostlara güzellikler diledin.
Her tarafa nice nice renk verdin,
Doğamızı güllerle sen süsledin
Turgut İbiş
İZMİR 13.10.2012


10 Ekim 2012 Çarşamba

LİKYA YOLU





Likya yolu yamandır
yolun çayır çimendir
Bu yürüyüşe gitmedim,
Benim halim dumandır.

Likya yolu tarih yolu,
Tarih kokar sağı solu.
Acaba bu lahit kimin?
Açık müze Anadolu.

Yolunun her yeri temiz,
Yanı orman yanı deniz.
Koylara selam duruyor,
yolda yürüdük hepimiz.
Turgut İbiş 
İZMİR 10.10.2012

9 Ekim 2012 Salı

NİLÜFERLİ GÜLSEN...

Nilüfer çiçekleri,kaplamış her yanını.
Gidince doğamıza,Yaparsın bayramını.

Gören hayran kalıyor,harika güzelliğe.
Mümkün olsaydı eğer,yollar idim hediye.

Adınız Gülşen salman,dağlara yakışırsın.
Çiçekler ortasından,ne güzel bakışır sın.

Tamamla eksikleri,dağcılık başlayacak.
Çok hevesle dağlarda adımlar atılacak

Turgut İbiş
İzmir 22.09.2012


8 Ekim 2012 Pazartesi

EFEMÇUKURU YÜRÜYÜŞÜ...




İzmir,Efemçukuru altın madeni.Efemçukuru köyünde altın üretiyor.Bu güzel doğamızı katlediyorlar.Yapacak bir çok şey var ama herkesin üzerine ölü toprağı serpilmiş.Haklılığımızı dünyaya haykıramıyoruz.

Çatalca'dan çıktık yola,
Hiç sapmadık sağa sola.
Yolda verdik biraz mola,
Efem çukuru görünmez

Bu yolculuk bizi yordu,
Bir arkadaş parça kırdı.
Bunlar aramızda sırdı,

Efem çukuru görünmez

Öğlen vakti var zirveye,
Uğradık bir çok tepeye.
Sitem ettik pir dedeye,

Efem çukuru görünmez

Tüm canların pili bitti,
Direncimiz hepten gitti.
Çağırdık şoför kaptanı

Efem çukuru görünmez

Hemen vardık Kavacık'a
Yemek koyduk karıncığa
Zaten kalmıştık sıcağa.

Efem çukuru görünmez

Turgut der ki bu ne işti,
Bütün hedeflerim şaştı.
Ayak tabanlarım şişti,

Efem çukuru görünmez

Turgut İbiş
İZMİR 07.10.2012

YÜKSEL'E...


Yüksek kayalıklar,yeşil yapraklar,
Kurumuş yeşiller gazel olmuşlar.
Dağ dere demeden yolu tutmuşsun,
Yüksel hanım,size feda bu dağlar.

Dağın başlarında gördüm izini
Kayanın altında seçtim yüzünü.
Budaktan sakınmaz iki gözünü,
Yüksel hanım,size feda bu dağlar.

Dağlara benimdir diyor baksana,
Erkek olup karşısına çıksana.
Sitem edip kaşlarını çat sana,

Yüksel hanım,size feda bu dağlar
Turgut İbiş
İzmir 08.10.2012

6 Ekim 2012 Cumartesi

KARAGÖL...

İsmin neden Kara göl,
Sen kalbimde yara göl.
Dağların orman kaplı
Derdimize çare ol göl.

Güzellikler var üstünde,
Piknik yaptık çevrende.
Epeyce 
geldim buraya,
Mutlu oldum geldiğimde.

Satma kararı almışlar

Sözde ihale yapmışlar
Gölü dağları satmışlar
Paralı tabela asmışlar

Turgut derki  halkımız.

Biz göle daha yakınız
Sağlığımın kaynağında
Gezme bizim hakkımız
Turgut İbiş
İzmir 06.10.2012

5 Ekim 2012 Cuma

SENİ SEVİYORUM!...


Seni sevdim diyemedim bir kere,
Oysa ne var seviyorum demekte?
Paylaşınca güzelleşir sevgiler.
Sevginin ölçüsü yok hakikatte,

Belki bugün düşer biri kısmete,
Böylelikle son veririm hasrete.
Seviyorum diyeceğim gün yakın,
Kısmetim yakındır benim elbette.



4 Ekim 2012 Perşembe

SEVDA

Ben bu dağa sevdalandım,
Niye diye sorma bana.
Dağın her tarafı çiçek,
Biraz topla getir bana.

İstemekle olmaz her şey,
Gidip kırda kendin topla.
Sade toplamakla kalma,
Birazcık ucundan kokla.

O zaman kiymeti olur,
Topladığın çiçeklerin.
İster kendin için sakla,
İstersen sevdiğine yolla.

Turgut İbiş 4.10.2012 İzmir